There is not only one past tense in Turkish, nor in any language. You’ll see different types of past tenses with explanations and examples in this page.
Let’s begin:
1. Simple Past Tense in Turkish:
you must use simple past tense (-DI) to describe an action that happened in the past. Similar to English, Turkish past simple is used to describe things that happened and finished in the past. The suffix of past simple is -di/dı/ti/tı.
Different from miş-past, di-past is used to describe an action that the speaker has witnessed. Conversely, miş-past defines the actions that the speaker has only heard but not witnessed.
Simple Past Tense in Turkish – Examples:
Sevmek
to like, to love
Sevdim
I liked/loved
Sevdik
We liked/loved
Bu oyunu* çok sevdik
We liked this game a lot
*accusative form
Singular
Ben | Sen | O | |
VERB+ | dim | din | di |
tara- | taradım | taradın | taradı |
kır- | kırdım | kırdın | kırdı |
sev- | sevdim | sevdin | sevdi |
Plural
Biz | Siz | Onlar | |
VERB+ | dik | diniz | diler |
tara- | taradık | taradınız | taradılar |
kır- | kırdık | kırdınız | kırdılar |
sev- | sevdik | sevdiniz | sevdiler |
How to make the Simple Past negative?
You need to add the negative suffix -me/ma after the verb root, before the personal pronouns. If the verb root has one of back vowels, you have to add -ma to the verb root. If the verb root has one of front vowels, you have to add -me. After the negative suffix, you add the past tense suffix -DI.
Sevmedim
I didn’t like it
Almadım
I didn’t take it
Ali bizimle gelmek istemedi
Ali didn’t want to come with us
If the action happens in the past over a period of time, you’d rather use Past Continuous Tense.
Past Tense for All Pronounce
Positive (-DIm) | Negative (-mADIm) | Interrogative (-DIm mI?) | Negative Interrogative (-mAdIm mI?) | |
---|---|---|---|---|
Ben | Yaptım | Yapmadım | Yaptım mı? | Yapmadım mı? |
Sen | Sevdin | Sevmedin | Sevdin mi? | Sevmedin mi? |
O | Kırdı | Kırmadı | Kırdı mı? | Kırmadı mı? |
Biz | Üşüdük | Üşümedik | Üşüdük mü? | Üşümedik mi? |
Siz | Oldunuz | Olmadınız | Oldunuz mu? | Olmadınız mı? |
Onlar | Verdiniz | Vermediniz | Verdiniz mi? | Vermediniz mi? |
2. Past Continuous Tense in Turkish:
when describing continuing actions or events in the past (before now), you use past continuous tense. Mainly, to describe an event/action that is interrupted by another event/action, past continuous tense is used (similar to the continuous past of English). To refer to the concept of past continuous in Turkish, you’d call ‘geçmiş zamanda süreklilik’ or ‘sürekli geçmiş zaman’. Let’s look into the word ‘sürekli’.
Sürmek
to drive, lead, continue
Süre
period, duration
Sürek
drove (of cattle)
Sürekli
continuous, perpetual
Bir süre önce
A while ago
Singular
Ben | Sen | O | |
VERB+ | (i)yordum | (i)yordun | (i)yordu |
tara- | tarıyordum | tarıyordun | tarıyordu |
kır- | kırıyordum | kırıyordun | kırıyordu |
sev- | seviyordum | seviyordun | seviyordu |
Plural
Biz | Siz | Onlar | |
VERB+ | (i)yorduk | (i)yordunuz | (i)yordular/(i)yorlardı |
tara- | tarıyorduk | tarıyorunuz | tarıyorlardı/tarıyordular |
kır- | kırıyorduk | kırıyordunuz | kırıyordular/kırıyorlardı |
sev- | seviyorduk | seviyordunuz | seviyorlardı/seviyordular |
If you wonder something, you can ask it in a polite way with this tense.
Past Continuous Tense in Turkish – Examples:
Araba kazası olduğu zaman ben kütüphanede ders çalışıyordum.
I was studying when the car accident happened.
I was wondering if you could announce the exam results on Tuesday.
Merak ediyordum da sınav sonuçlarını salı günü açıklayabilir misiniz?
Future in the Past in Turkish:
You use this tense to refer the future from the perspective of past. It is translated to ‘was going to‘.
3. Future in the Past – Examples:
Gülmek
to laugh
Güldüm
I laughed
Gülecektim
I was going laugh
Az kalsın gülecektim
I was about to laugh
Gelecektim
I was going to come
Aslında partiye gelecektim ama araba kazası yaptım.
I was going to come to the party but I had a car accident
Singular
Ben | Sen | O | |
VERB+ | ecektim | ecektin | ecekti |
tara- | tarayacaktım | tarayacaktın | tarayacaktı |
kır- | kıracaktım | kıracaktın | kıracaktı |
sev- | sevecektim | sevecektin | sevecekti |
Plural
Biz | Siz | Onlar | |
VERB+ | ecektik | ecektiniz | ecektiler/eceklerdi |
tara- | tarayacaktık | tarayacaktınız | tarayacaklardı/tarayacaktılar |
kır- | kıracaktık | kıracaktınız | kıracaklardı/kıracaktılar |
sev- | sevecektik | sevecektiniz | seveceklerdi/sevecektiler |
4. Second form of the future-in-the-past
you can translate into English as ‘would‘. It’s the same concept but you use one of the suffixes of aorist (-ar/-er/-ır/-ir).
Girerdim
I would enter
Fakülteye girerdim
I would enter the faculty
Eğer söyleseydin, fakülteye girerdim
I would enter to faculty if you had told me
Eğer söyleseydin, fakülteye girmezdim
I wouldn’t enter to faculty if you had told me
5. Necessitative Past in Turkish:
the structure of the necessitative past is translated into English as ‘should have‘. In Turkish, necessitative is called as ‘gereklilik kipi‘.
Singular
Ben | Sen | O | |
VERB+ | meliydim | meliydin | meliydi |
tara- | taramalıydım | taramalıydın | taramalıydı |
kır- | kırmalıydım | kırmalıydın | kırmalıydı |
sev- | sevmeliydim | sevmeliydin | sevmeliydi |
Plural
Biz | Siz | Onlar | |
VERB+ | meliydik | meliydiniz | meliydiler |
tara- | taramalıydık | taramalıydınız | taramalıydılar |
kır- | kırmalıydık | kırmalıydınız | kırmalıydılar |
sev- | sevmeliydik | sevmeliydiniz | sevmeliydiler |
Gelmeli
S/he should come
Gelmeliyim
I should come
Gelmeliydim
I should have come
Bizimle yürüyüşe gelmeliydin
You should have come to walk with us
Bu soğukta gelmemeliydin
lit. you shouldn’t have come in this cold
6. Turkish Conditional Past Tense in Turkish:
is similar to the ‘If only + past participle‘ of English. You use this structure to express wishes or regrets. As you know -se/-sa suffix is of subjunctive mood (optative), and when used together with -di/-dı/du/dü past tense suffix, it means as followed:
Turkish Conditional Past – Examples:
Olsaydı
If only it had happened
Bilseydin
If only you knew
Olmasaydı, daha iyi olurdu.
If only it hadn’t happened, it would be better
Singular
Ben | Sen | O | |
VERB+ | saydım | saydın | saydı |
tara- | tarasaydım | tarasaydın | tarasaydı |
kır- | kırsaydım | kırsaydın | kırsaydı |
sev- | sevseydim | sevseydin | sevseydi |
Plural
Biz | Siz | Onlar | |
VERB+ | seydik | seydiniz | seydiler/selerdi |
tara- | tarasaydık | tarasaydınız | tarasaydılar/tarasalardı |
kır- | kırsaydık | kırsaydınız | kırsalardı/kırsaydılar |
sev- | sevseydik | sevseydiniz | sevselerdi/sevseydiler |
7. Turkish Pluperfect:
Google describes pluperfect: ‘denoting an action completed prior to some past point of time specified or implied, formed in English by had and the past participle, as in he had gone by then‘. That’s also valid for Turkish use. Do not get confused with ‘miş‘ before the past tense suffix. It is not of inferential meaning.
Pluperfect in Turkish- Table
Singular
Ben | Sen | O | |
VERB+ | mıştım | mıştın | mıştı |
tara- | taramıştım | taramıştın | taramıştı |
kır- | kırmıştım | kırmıştın | kırmıştı |
sev- | sevmiştim | sevmiştin | sevmişti |
Plural
Biz | Siz | Onlar | |
VERB+ | miştik | miştiniz | miştiler/mişlerdi |
tara- | taramıştık | taramıştınız | taramıştılar/taramışlardı |
kır- | kırmıştık | kırmıştınız | kırmıştılar/kırmışlardı |
sev- | sevmiştik | sevmiştiniz | sevmişlerdi/sevmişdiler |
Pluperfect in Turkish – Examples
Kalmıştım
I had stayed/failed by then
Altı gibi çoktan bitirmiştim
I had already finished by six
8. Reported Past Tense in Turkish (miş-past)
This is my favorite tense! It is used to describe things that you have not witnessed. This tense type does not exist in the majority of the languages so it’s often confused, however, it is very fun and easy. Let’s explain with an example:
Imagine that you saw one of your friends falling down the stairs. (Let’s assume that this friend’s name is Selin.) If you want to mention Selin’s falling to another friend (Emre), you’d say:
Bugün Selin merdivenlerden düştü
Today Selin fell down the stairs
However, if Emre wants to tell anybody about this action, he’d use miş-past because he has not witnessed of Selin’s falling but only heard of it. So, then,
Emre: Bugün Selin merdivenlerden düşmüş.
Reported Past Tense in Turkish (miş-past) – Examples
Evi temizledim
I cleaned the house
Evi temizlemişim
I have forgotten that I have cleaned the house. I realize it now
Evi temizlemişimdir
I must have cleaned the house.
Umarım evi temizlemişimdir.
I hope I have cleaned the house
For further examples, you can check Reported Past Tense page.